Merkle tree, blokzincir verilerini en verimli ve güvenli şekilde kodlamak için oluşturulmuş bir yapıdır. Her ne kadar şu an blokzincirle özdeşleşmiş olsa da blokzincirin keşfinden çok daha önce yaratılmıştır. 1987 yılında “Geleneksel Şifreleme Fonksiyonuna Dayalı Dijital İmza” makalesinde bu sistemi öneren bilgisayar bilimcisi Ralph Merkle tarafından bulunmuş ve adını da ondan almıştır. Merkle, aynı zamanda kriptografik hashing sistemini de icat eden kişidir.
Merkle Tree nasıl çalışır?
Çok sayıda veriyi bünyesinde tutarak, verilerin yapısını ve bilgilerini açığa çıkarmadan doğruluğunu kanıtlayan bir karakter dizisine dönüştürür. Bu sayede verilerin tamamını güvenle saklayarak erişime açar.
Blokzincirde merkle tree, eşler arası bir ağdan edinilen veri bloklarının orijinal şekilde alınarak, sahteciliğe maruz kalmasını engellemek amacıyla kullanılır. Bir verinin nasıl güvenilir şekilde saklanacağı konusunda yönlendirme ve hash şifreleme yapar. Bu yüzden hash ağacı olarak da tabir edilir.
Ağacın en tepesinde ana hash yer alır. P2P formatında bir dosyanın güvenilir bir kaynaktan alınması için en verimli hash devreye girer ve güvenli kaynağı önerir. Bunu bir karakter dizilimiyle yaparak güvenlik düzeyini yüksek tutar. Herhangi bir sorun ya da tutarsızlık olduğu takdirde de hash, doğru veriyi sunmak adına talep göndermeye devam eder ve tüm bu işlemleri yüksek bir hızda gerçekleştirir. Aslında tüm blokzinciri indirmeden, zincir içinde gerekli olan işlemin gerçekleşmesi için zemin hazırlar.
Merkle Tree avantajları
Merkle tree sistemi, kullanıldığı alanda hız, verim ve güvenlik açısından yüksek avantaj sağlar. Söz konusu olan veriler, bu ağacın kökü ile eşleştiğinde gizliliği korunarak oldukça hızlı bir şekilde teyit edilebilir. Blokzincirin merkeziyetsiz olma özelliği sayesinde de bu verilerin değiştirilmesi ya da üzerinde oynanması imkansız hale gelir. Bu yüzden blokzincir ağında önemli bir görevi üstlenir.
